Binalarda Enerji Verimliliği
Enerji; iş yapabilme kapasitesi olarak bilinir. Enerji bir sanatsa, bunu elde etmek ve kontrollü bir şekilde kullanmak ayrı bir sanattır. Binalarda ısıtma ve soğutma başta olmak üzere, sıcak su, aydınlatma ve elektrikli aletlerde enerji harcanmaktadır.
Isıtma ve soğutma: Isıyı nasıl daha verimli kullanabiliriz? Yalıtım bizim kilit noktamızdır. Eğer bina iyi bir yalıtım yapılmışsa ısıl enerji kaybınız çok azalır.
Yandaki şekilden görüldüğü gibi bir binaın kayıplarının nerelerden meydana geldiği görülmektedir. Bir binaya dıştan ya da duruma göre içten yalıtım yaptığınızda kayıpları %50 den fazla azaltarak, kışın ısımaya harcanan faturanızı ve yazın soğutmaya harcanan faturanızı ortalama %30 oranında azaltacaksınız. Yaklaşık olarak 2-3 senede yalıtılım masrafınızı amorti edebileceksiniz.
Pencere ve kapı kayıpları küçümsenmeyecek kadar dikkat edilmesi gereken kayıplardır. Dış pencere ve kapı camlarının çift cam olması, kenerlarını sünger ve yalıtıcı malzemeyle izole edilmesi bu kayıpları azaltacaktır. Bunun yanında pencerelerin ne tarafa baktığı ne kadar uzun, ne kadar geniş olduğu, yapıldığı malzeme gibi kriterler ısınmayı ve soğutmayı etkiler. Isıtıcının pencere ve kapıya ne kadar uzakta olduğu, yerden ne kadar yüksekte olduğu, ne ile çalıştığı da dikkat edilmesi gereken diğer önlemlerdendir.
Ara katlara yapılan yalıtımlar ise ısıtılmayan alan olduğunda önem arz eder. Isıtılmayan alanın üzerinde veya altında ısıtılan bir zon ne kadar verimli ısıtılabilir? Yalıtımdan bahsettik ama duvar kalınlığını da unutmamak gerekir. Duvar kalınlığı yalıtım kadar olmasada ısıl verimliliğe etkisi vardır.
Sıcak su sistemleri, doğal yollardan karşılanması bazı bölgelerde kış haricinde yeterli olurken bazı bölgelerde yazın bile yeterli olamamakta ve sonuçta kullanılamamaktadır. Olabildiğince doğal ve ucuz yollardan sıcak su elde etmek gerekir. Bunu güneş enerjisinden (panellerle veya kollektörlerle) ve büyük işletmeler için soğutmadan açığa çıkan ısıyla elde edebiliriz.
Aydınlatmada ise kompakt flourasanlarla veya ledlerle enerjiyi verimli olarak kullanabiliriz. Kompakt flourasanların zararlı etkilerini ise 1 metre kadar uzak durarak sağlayabiliriz. Cildi korumak ve kansere yakalanmamak için bu oldukça önem arz etmektedir. Ledler ve kompakt flourasanlar az enerji tüketerek diğer enkandesenlere ve flourasanlara göre daha verimli olarak çalışırlar.
Elektrikli aletler'de ise A sınıfı tercih edilmeli ve çok enerji harcayan aletleri az kullanmaya özen göstermeliyiz. Standby (bekleme) konumunda bırakmamaya, işimiz bittiğinde kapatmaya özen göstermemiz gerekir.Bununla ilgili güzel bir çalışma yapılmış.(https://www.scribd.com/doc/73456329/EVLERDE-G%C4%B0ZL%C4%B0-ELEKTR%C4%B0K-TUKET%C4%B0M%C4%B0)
Flourasanları ilk açılmada tükettiği enerji fazla olduğundan kısa süreli kapatmalardan kaçınmalıyız. Kaliteli aydınlatma elemanı ilk maliyeti artırır ancak daha sonra kalitesizleri amorti eder. Bu konu sadece aydınlatma elemanları için geçerli değildir. Elektrik motorları beyaz eşyalar içinde geçerlidir.
Isıtma ve soğutma: Isıyı nasıl daha verimli kullanabiliriz? Yalıtım bizim kilit noktamızdır. Eğer bina iyi bir yalıtım yapılmışsa ısıl enerji kaybınız çok azalır.
Pencere ve kapı kayıpları küçümsenmeyecek kadar dikkat edilmesi gereken kayıplardır. Dış pencere ve kapı camlarının çift cam olması, kenerlarını sünger ve yalıtıcı malzemeyle izole edilmesi bu kayıpları azaltacaktır. Bunun yanında pencerelerin ne tarafa baktığı ne kadar uzun, ne kadar geniş olduğu, yapıldığı malzeme gibi kriterler ısınmayı ve soğutmayı etkiler. Isıtıcının pencere ve kapıya ne kadar uzakta olduğu, yerden ne kadar yüksekte olduğu, ne ile çalıştığı da dikkat edilmesi gereken diğer önlemlerdendir.
Ara katlara yapılan yalıtımlar ise ısıtılmayan alan olduğunda önem arz eder. Isıtılmayan alanın üzerinde veya altında ısıtılan bir zon ne kadar verimli ısıtılabilir? Yalıtımdan bahsettik ama duvar kalınlığını da unutmamak gerekir. Duvar kalınlığı yalıtım kadar olmasada ısıl verimliliğe etkisi vardır.
Sıcak su sistemleri, doğal yollardan karşılanması bazı bölgelerde kış haricinde yeterli olurken bazı bölgelerde yazın bile yeterli olamamakta ve sonuçta kullanılamamaktadır. Olabildiğince doğal ve ucuz yollardan sıcak su elde etmek gerekir. Bunu güneş enerjisinden (panellerle veya kollektörlerle) ve büyük işletmeler için soğutmadan açığa çıkan ısıyla elde edebiliriz.
Aydınlatmada ise kompakt flourasanlarla veya ledlerle enerjiyi verimli olarak kullanabiliriz. Kompakt flourasanların zararlı etkilerini ise 1 metre kadar uzak durarak sağlayabiliriz. Cildi korumak ve kansere yakalanmamak için bu oldukça önem arz etmektedir. Ledler ve kompakt flourasanlar az enerji tüketerek diğer enkandesenlere ve flourasanlara göre daha verimli olarak çalışırlar.
Elektrikli aletler'de ise A sınıfı tercih edilmeli ve çok enerji harcayan aletleri az kullanmaya özen göstermeliyiz. Standby (bekleme) konumunda bırakmamaya, işimiz bittiğinde kapatmaya özen göstermemiz gerekir.Bununla ilgili güzel bir çalışma yapılmış.(https://www.scribd.com/doc/73456329/EVLERDE-G%C4%B0ZL%C4%B0-ELEKTR%C4%B0K-TUKET%C4%B0M%C4%B0)
Flourasanları ilk açılmada tükettiği enerji fazla olduğundan kısa süreli kapatmalardan kaçınmalıyız. Kaliteli aydınlatma elemanı ilk maliyeti artırır ancak daha sonra kalitesizleri amorti eder. Bu konu sadece aydınlatma elemanları için geçerli değildir. Elektrik motorları beyaz eşyalar içinde geçerlidir.
Yorumlar
Yorum Gönder